İş Hukuku

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN HAKLARI

Maaşı ödenmeyen işçinin hakları konusu vatandaşlar tarafından sıkça sorulan konular arasındadır. Ücret alacağı işçinin en temel alacağı olarak kabul edilir. İşçi işverene karşı kendisine yüklenen görevleri yerine getirmekle sorumlu olurken bunun ifasının ardından da işverenden ücret alacağı hakkı doğar. Maaşınız ödenmemesi nedeniyle yasal işlem başlatacak iseniz alanında uzman avukatlarımıza buraya tıklayarak ulaşıp ücretsizi soru sorabilirsiniz.

İşçi ücreti giydirilmiş ücret ve net ücret olarak hesaplanır. İşçinin ücreti dışındaki para ve parayla ölçülebilen menfaatler giydirilmiş ücret olarak ifade edilir. İşçinin eline ulaşan ücret ise net ücrettir. İki ücret arasındaki fark devlete gider.

ÜCRET VE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENMEMESİ

Ücret, işçiye bir iş karşılığında ödenen miktardır. İşverenin, işçiye karşı en temel borcudur.

Giydirilmiş ücret, işçinin ücretinin dışında para ve parayla ölçülmesi mümkün menfaat olarak sağlanan miktardan oluşan ücrettir. Net ücret, işçinin eline geçen ücrettir. Brüt ücret ise işverenin elinden çıkan tutardır. Aralarındaki fark da devlete giden tutardır.

Ayrıca işçiye yapılan ödemelerin hukuki niteliği maaş değil ücrettir. Ancak uygulamada maaş olarak da kullanıldığı için biz de burada maaş kelimesini ücret olarak kullanacağız. Bunun yanında işçiye yapılacak ödemenin tarihi için kesin bir kural yoktur. Ancak işçinin maaş gününü hangi gün olursa olsun kesin olarak biliyor olması gerekir.

İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENME ŞEKLİ, YERİ VE ZAMANI

İşçinin ücreti en geç ayda bir defa ödenmek zorundadır. Bu ödeme kural olarak Türk Parası ile gerçekleştirilir. Mutlaka nakit olarak ödenmelidir. Ama dövizle ödeneceği kararlaştırıldığında borçlar kanununda belirlenen kur üzerinden TL’ye çevrilebilir. Fazla mesailer ücretlerle beraber ödenir. Ücretlerle beraber ay sonunda muaccel olur.

Ücret kural olarak işyerinde ödenir yahut işverenin işçileri için açtığı veya açtırdığı bir banka hesabına yatırılır. Yönetmelikteki düzenlemeye göre işyerinde beş ve daha üzeri işçi çalışıyorsa ödemenin mutlaka banka üzerinden yapılması zorunluluğu getirilmiştir.

Ücret ayni ya da nakdi ödenebilir. Yasal asgari ücrete kadar olan miktarın mutlaka nakdi olarak ödenmesi gerekir. Bunun dışında işveren, işçiye menfaat sağlamak isterse ev – araba vs. gibi ayni, yani eşya olarak ödeme yapabilir.

Tutarın üçüncü kişi tarafından ödenmesi ücret niteliğini ortadan kaldırmaz. İşçiye sağlanmış para veya parayla ölçülmesi mümkün menfaatler ücret kapsamının içerisindedir. Bunlarda herhangi bir şekilde tek taraflı değişiklik yapılamaz. Değişiklik için mutlaka işçinin yazılı rızası alınmak zorundadır

ÜCRETİN ÖDENDİĞİNİN İSPAT YÜKÜ

İşçinin ücreti ile ilgili bir dava söz konusu olduğunda, işveren işçinin ücretinin ödendiğini ispatlamak zorundadır. İspat yükü işveren üzerindedir. Bununla beraber mahkeme bordroda yazan ile gerçek durumun uyuşmaması halinde gerçek durumu dikkate alır. İşçi, iddiasını hukuka uygun her türlü delille (tanık dahil) ispat edebilir.

İŞÇİ ÜCRETİ NASIL VE NE ZAMAN ÖDENİR?

İşçiye ödenmesi gereken ücret en geç ayda bir ödenmek zorundadır. Ödeme yapılırken Türk parası ile ödemenin gerçekleştirilmesi ve banka kanalı ile hareket edilmesi gerekir.

İş yerinde 5 kişiden az sayıda çalışan olması halinde ödeme elden yapılabilir. Döviz üzerinden ödeme yapılması halinde ise Borçlar Kanunu dikkate alınır ve bu kanun üzerinden belirlenen kur değerinden TL’ye çevrilmek sureti ile ödeme gerçekleştirilir.

Fazla mesailerin ödemesi de ücretle beraber yapılmaktadır. Kural olarak ücret iş yerinde ödenirken işçiler adına açılmış hesaba da para yatırılabilir. Yönetmelik uyarınca 5 işçiden fazla çalışanı olan iş yerleri ödemeyi banka üzerinden yapar.

Ücret ödemesi ayni olarak ya da nakden yapılabilir. Yasal asgari ücrete kadar olan miktardaki tutarların nakdi olarak ödenmesi zorunlu olurken işveren ayni ödemeleri dilediği biçimde yapabilmektedir.

İşçi ve işveren arasında ücrete ilişkin çıkan uyuşmazlıklar söz konusu olduğunda işverenin işçinin ücretinin ödendiğini ispat etmesi zorunlu bir durumdur.

Bu tür uyuşmazlıklar kapsamında ispat yükü işverene yüklenir. İşçinin ücret ödenmesine ilişkin iddialarını her tür delille ispat etme hakkı bulunur. İşçinin ücreti ödenmediği takdirde başvurabileceği hukuki yollar bulunur.

Bu durumdaki işçi çalışmaya devam etmek sureti ile işverene karşı dava açabilir. Ücreti ödenmeyen, eksik ödenen veya düzensiz olarak ödeme alan işçi kanunda ön görülen haklı nedenle fesih dayanmak sureti ile iş sözleşmesini sonlandırabilir.

Bu durumda varsa ücret alacakları, kıdem tazminatı hakkı ve diğer işçilik alacakları kendisine derhal ödenmek zorundadır. İşçinin kıdem tazminatı alabilmesi için en az 6 aylık kıdeminin olması, belirsiz süreli iş sözleşmesi kapsamında çalışması ve iş yerinde 30 veya daha fazla sayıda işçi çalıştırılıyor olması koşullarının varlığı gerekir.

İşçi belirli şartlar dahilinde işinden istifa etmeden işini bırakabilir. Bu şartlar ise maaşının ödenmemesinin devam ettiği durumlarda gerçekleşir. Aynı zamanda işveren için mücbir bir gerekçe oluşmamalıdır.

Ücret alacakları söz konusu olduğunda işçinin hak düşürücü süreyi dikkate alması gerekir. Bu kapsamda ise 5 yıllık hak düşürücü sürenin bilinmesi gerekir.

ÇALIŞAN MAAŞLARININ ÖDENME SÜRESİ NE KADARDIR?

İşçilerin maaş ödemeleri, yasal normlarla koruma altına alınmıştır. 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca, çalışanların maaşları her 30 günde bir ödenmek zorundadır. Bu süre sözleşmeyle değiştirilerek 1 aydan 1 haftaya kadar düşürülebilirse de, Maaş ödemeleri için 1 aydan uzun süre belirlenemeyecektir.

İşçilerin ücret ve maaşları, sözleşmede belirtilen ödeme tarihinde ödenmek zorundadır. Ücret ödemelerinin geciktirilmesi için maksimum süre, iş günleriyle birlikte en fazla 20 gündür. 20 gün boyunca ücret ödemeyen ve ücret ödemesindeki gecikme için geçerli bir sebep sunamayan işverenler, işçilerin yasal haklarını kullanmasını engelleyemeyecektir.

İş Kanunu normları uyarınca 20 günden uzun süre maaş ve ücretlerini alamayan işçiler, iş bırakma yapabilirler.

İşçilerin iş bırakma kararına karşı işverenin herhangi bir yaptırım uygulama hakkı yoktur. İşveren, işçilerin işi bırakmasına karşılık sözleşmeyi feshetme veya disiplin cezası verme hakkına sahip değildir. Maaşları ödenmeyen işçilerin yerine yeni işçilerin de işe alınması kanunen yasaklanmıştır. Ayrıca iş bırakma kararı alan işçinin vazife ve işi başka işçilere yaptırılamaz.

Sosyal Güvenlik Kurumu bu saydığımız hususlarda şikayet alınması halinde derhal harekete geçmektedir.

İŞVEREN ÜCRET ÖDEMESİNİ NE KADAR GECİKTİREBİLİR?

Çalışan işçilerin maaş ödemesi, en fazla 20 gün geciktirilebilir. İş günü ve tatillerin toplamı olarak 20 gün boyunca ücret ödemesi yapılmadığı zaman, çalışanlar çalışmayı durdurabilir.

İş veren 20 gün içerisinde, geçerli bir sebep olmadan maaş ödemesini geciktirdiği takdirde iş yeri çalışanları çalışmayı durdurabilir. İşçilerin çalışmayı durdurmaları, grev olarak değerlendirilmez ve çalışanlara hukuki bir yaptırım uygulanamaz.

Maaşlarını almakta güçlük yaşayan ve yasal süresi içerisinde ücretini alamayan işçiler yasal haklarını kullanabilirler. Gecikme halinde işçiler işçilik alacakları ve ücretleri için faizi ile birlikte ödenmesini talep edebilirler. İşçiler işçilik alacakları için ihtar çekip, istifa edebileceği gibi icra takibi ve dava da açabilirler. Ücret ödemesini geciktiren iş yeri, çalışanlarının yasal haklarını kullanmasını engelleyemez.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ HAKLARI

Maaşı ödenmeyen işçi hakları İş Hukuku kapsamında düzenlenmektedir. 4857 sayılı İş Kanunu işçinin yanı sıra işverenin de hak ve yükümlülüklerinin neler olduğunu açıklar.

Çalışma barışının sağlanması için İş Kanunu’na ihtiyaç duyulur. Taraflar bu kanun uyarınca haklarını koruyabileceği gibi yükümlülüklerinin neler olduğunu da anlar.

Maaşı ödenmeyen işçinin hakları vardır. İşçinin hukuki haklarını tam olarak bilmemesi iş yaşamında hak kaybı yaşamasına neden olacağından hukuki desteğin bu aşamada önemi daha iyi anlaşılır.

İşçi maaşı ödenmediğinde, eksik ödendiğinde, düzensiz ödeme yapılması söz konusu ise haklı bir sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkına sahiptir. Bu durumda işçilik alacaklarını ve kıdem tazminatını derhal alabilir.

Bunun gerçekleşmesi ise kanunda ön görülen koşulların sağlanmış olduğu durumlarda geçerli olur. İşçi ücreti ödenmediğinde haklı nedenle istifa etme hakkını kullanabilir.

İŞÇİ MAAŞI ÖDENMEDİĞİNDE HANGİ HAKLARA SAHİPTİR?

İşçinin maaşı ödenmediği takdirde kullanabileceği haklarından biri işinden istifa etmeden iş görme yükümlülüğünü bırakmasıdır. Çalışmayı bırakan işçi istifa etmeden bunu yapabilir. İşçi bu fiili gerçekleştireceği zaman şartlara göre hareket etmek zorundadır.

İşçi işverene karşı dava açar ve bu süreçte de işe devam etme hakkını kullanabilir. İşçi haklı bir sebeple iş sözleşmesini sonlandırıp istifa edebilir ve işverene karşı tazminat ve ücret alacaklarına ilişkin dava açabilir. Açılacak davada uzman bir iş avukatından hukuk yardımı talep etmek sürecin seyri adına son derece faydalı olacaktır.

ÜCRETİ ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İSTİFA ETMEDEN İŞİ BIRAKMASI

Ücreti ödenmeyen işçi istifa etmeden işi bırakacağı zaman bazı şartları yerine getirmesi gerekir. İşçi maaşını alamadığında İş Kanunu 34. Madde uyarınca çalışmama hakkını kullanabilir. İş Kanunu m. 34:

Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz.

Maaş önceden tespit edilen gününde ödenmemiş olması durumunda işçi aşağıdaki şartlara uymakla yükümlüdür:

  • Maaş ödeme günü esas alınarak bu sürenin ardından 20 gün boyunca ödeme yapılmamış olmalıdır. İşçi ücreti ödenmedikten sonra 1 hafta içinde işten çıktığı takdirde işveren haklı sebeplerle işçiyi işten çıkarabilir.
  • İşveren ücret ödemesini yapmadığında bunun için mücbir bir sebebinin olmaması gerekmektedir. İşverenin elinde olmayan mücbir nedenlerle ücret ödemesi yapamaması durumunda işçi işini bırakırsa haksız konuma düşer. İşverenin ekonomik nedenlerle maaşı ödeyememesi de işçinin işi bırakması için geçerli bir nedendir fakat süreye dikkat edilmesi gerekir.
  • İşçi, kanunun 34. Maddesinde kendisine tanınan hakları kanuna uygun şekilde kullandığı takdirde bu durum işveren açısından sözleşme feshi hakkı doğurmayacaktır. İşçi bu şekilde çalışmama hakkını kullandığında işveren tarafından yerine işçi alınamamaktadır.
  • İşçi bu biçimde işi bıraktığında bunun anlamı sözleşme feshi olmamaktadır. Sözleşme devam edeceğinden kıdem tazminatı hesaplaması yapılacağı zaman da bu durum dikkate alınır. İşçinin çalışmama hakkını kullanmayı tercih etmesinin hukuki açıdan grev niteliği bulunmamaktadır.
  • İşçinin ücreti ödenmediğinde işçi dilerse çalışmaya devam edebilir. Bu durumda 5 senelik zamanaşımı süresi içinde dilediği zaman dava açma hakkını kullanabilecektir.

İŞÇİNİN ÜCRETİNİ ALAMAMASI VE HAKLI NEDENLE FESİH

İşçinin ücreti ödenmediğinde kanunda öngörülen sebeplerin varlığı durumunda işçi sözleşme feshine gidebilir. İş Kanunu 24. Madde uyarınca işçinin haklı nedenlerle sözleşme feshi hakkı açıklanmaktadır.

İşçinin gününde ücretinin ödenmemesi, ödemenin aksatılması, eksik ödeme yapılması işçiye haklı nedenle sözleşme feshi yapabilme imkanı tanır. Bu durumda koşulların sağlanmış olması gerekir. İşçi şartlar uygunsa bu durumda kıdem tazminatını ve diğer alacaklarını alabilecektir.

İşçi sözleşme feshine gidecekse bunu tek taraflı olarak ve derhal yapabilir. İş kanunu 24. Madde bu konudaki hükümleri açıklar. Haklı nedenle fesih söz konusu olduğunda işçi derhal işten ayrılabilir.

İşveren mücbir sebeplere dayanarak ücretleri ödeyemiyorsa bu durumda işçinin beklemesi gerekir. İşvereni etkileyen mücbir sebepler ortaya çıktığında işçi bu sebeplerin ortadan kalkmasını beklemek zorunda kalır.

MAAŞI ÖDENMEYEN, GEÇ VE DÜZENSİZ ÖDENEN İŞÇİ NE YAPMALIDIR?

İş Kanunu 24. Madde uyarınca işçi haklı bir gerekçeye dayandığında sözleşmesini feshedebilmektedir. Maaşın ödenmemesi, düzensiz ödenmesi veya geç ödenmesi ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı hareket edilmesi maddesi ile örtüştüğünde işverene karşı işçi sözleşme feshine derhal gidebilmektedir.

Bu durumda işçi kıdem tazminatı alma koşulları oluşmuş ise bunu alabilir. Ödenmeyen maaş alacakları ve diğer alacakları da işçinin talep edebileceği hakları arasında yer alır.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ İŞVERENE İHTARNAME GÖNDERMELİ Mİ?

İşçi maaşı ödenmediğinde düzensiz ya da eksik ödendiğinde öncelikle işverene bir ihtarname göndermek sureti ile bildirim yapabilir. İhtarname gönderildikten sonra da ücret alacağı ile ilgili bir dava açılabilir.

2018 yılından bu yana yürürlükte olan arabuluculuk kurumu İş Hukuku kapsamında yer alan bazı davalar sırasında dava açma koşulu olarak kabul edildiğinden işçinin öncelikle arabuluculuk kurumuna başvurması zorunludur.

Arabuluculuk görüşmesine katılmayan tarafın dava sonucunun ne olduğuna bakılmaksızın yargılama masraflarını ödemekle yükümlü tutulduğu görülmektedir. Arabuluculuk bir dava şartı olarak kabul edilir.

Dava açıldığı takdirde sonuçlanma sürelerinde değişiklik olması kaçınılmazdır. Bu tür davalarda somut olayın durumu, mahkemelerin iş yükü, ispatta kullanılan araçların çeşidi süreci etkileyeceğinden her dava için farklı bir sonuçlanma süresi söz konusu olur.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ DAVA AÇTIĞINDA HANGİ MAHKEMEYE BAŞVURMALIDIR?

Maaşı ödenmeyen işçi görevli ve yetkili mahkemeye dava açar. İş Mahkemeleri ücret alacaklarına ilişkin davalarda görevli olurken işverenin yerleşim yeri mahkemesi veya işin görüldüğü yer mahkemesi yetkilidir.

Bu tür davalarda zamanaşımı süresi 5 yıl olarak işler. Kıdem ve ihbar tazminatları için de aynı süre geçerlidir. Ücret alacaklarını ilgilendiren davalar için de bu süre uygulanır.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İSTİFA HAKKI

İşçinin ihbar sürelerini beklemeksizin ve tazminata hak kazanacak şekilde iş akdini feshedebileceği haller İş Kanunu 24.maddede sayılmıştır. Kanuna göre işveren tarafından işçinin ücreti eksik ödenir veya hiç ödenmezse işçi derhal fesih hakkını kullanabilir.

Kanunun kapsamına giren tam ve eksiksiz ödenmesi gereken ücretler işçinin yalnızca çıplak maaşı değil, fazla mesai ücreti, dini bayram ve resmi tatillerde çalışma nedeniyle ödenecek ubgt ücreti, haftanın 7 günü çalışanlar için hafta tatili ücreti gibi işçilik alacaklarını da kapsamaktadır.

Kanunun geniş şekilde kapsadığı ücret kavramı doğrultusunda işveren tarafından fazla mesaileri ödenmeyen yol ve yemek ücretleri gibi işçilik hakları eksik ödenmeye başlayan işçilerin de haklı şekilde istifa hakkı vardır.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN TAZMİNAT HAKKI

Maaşı ödenmeyen veya eksik ödenen işçi derhal fesih hakkını kullandığı takdirde ödenmeyen diğer işçilik haklarıyla birlikte kanuni kıdem tazminatına da hak kazanarak işten ayrılır. İşçinin istifasıyla birlikte kullanmadığı yıllık izinleri artık ücrete dönüşür.

Yıllık izin de dahil tüm işçilik alacaklarına iş akdinin feshi tarihinden itibaren bankalarca TL mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faiz üzerinden faiz işler. Maaş, agi, ubgt, fazla mesai ücreti gibi aylık ödenmesi gereken alacaklara ise ödenmesi gereken aylardan itibaren bankalarca TL mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faiz işletilecektir.

Maaşı ödenmeyen işçinin feshi yazılı bir dilekçeyle veya ihtarla yapılması şart olmasa da, mahkeme ve davada ispat kolaylığı açısından iş sözleşmesini noterden gönderilecek bir ihtarla feshetmekte fayda vardır.

SIKÇA SORULAN SORULAR

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ HAKLARI NELERDİR?

Maaşı ödenmeyen işçi işverene karşı dava açabilir. Dava açılmasının koşulu arabuluculuk müessesesine gidilmesidir. İşçi haklı bir nedenle iş sözleşmesini feshetmiş olacağından kıdem tazminatı ve diğer ücret alacaklarını talep edebilir. Kanunda sayılan koşullar çerçevesinde de istifa etmeden çalışmayı bırakabilir.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ HANGİ KOŞULLARDA İSTİFA ETMEDEN İŞİ BIRAKABİLİR?

İşçinin maaşı ödenmediğinde maaşın ödememe günü esas alınarak 20 gün süresince ödememenin devamı halinde işverenin mücbir bir sebebi yoksa işçi istifa etmeden işi bırakabilir.

Maaşı Ödenmeyen İşçinin Ücret Alacaklarında Hak Düşürücü Süre Ne Kadardır?

İşçinin maaşının ödenmediği hallerde ücret alacaklarına ilişkin hak düşürücü süreye uyulması gerekir. Ücret alacaklarında hak düşürücü süre 5 yıldır.

İşçinin Maaşın Ödenmemesi Durumunda İhtarname Örneği

Bir üst paragrafta belirtmiş olduğumuz üzere; maaşı ödenmeyen işçinin İK m. 24/2-e’ye istinaden haklı nedenle derhal fesih hakkını kullanabileceği, bu hakkını kullanırken de usule ve şekle ilişkin şartları yerine getirmesi gerektiği, aksi halde haklı nedenin ortadan kalkarak feshin usulsüz hale gelebileceği, dolayısıyla işçilik alacaklarından indirim yapılabileceği izahtan varestedir. Dolayısıyla haklı nedenle derhal fesih yapan işçinin, bu durumu işverene bir ihtarname ile belirtmesinde yarar vardır. AVUKATA SOR

Örnek bir ihtarname aşağıdaki minvalde olmalıdır:

……… NOTERLİĞİNE

İHTAR EDEN : …

VEKİLİ :

(Adres)

İHTAR EDİLEN : …

KONU : 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/2-e bendine istinaden iş akdinin haklı nedenle derhal feshi ve bu fesih neticesinde iş akdinden kaynaklanan hakların müvekkile ödenmesi talebimizi havi ihtarnamedir.

AÇIKLAMALAR :

  1. ….. tarihinde müvekkil işçi ile yapmış olduğunuz iş akdi gereği müvekkil; …….. adlı işyerinizde ……… görev tanımıyla çalışmakta, ………… TL maaş almaktadır.
  2. ….. tarihinden itibaren hak ettiği maaşı müvekkile ödememeniz hasebiyle İK m. 24/2-e uyarınca mevcut iş akdinin tarafımızca haklı ve derhal olarak feshedildiğini tarafınıza bildiririz.
  3. İşbu fesih sonucunda müvekkil nezdinde vuku bulan kıdem tazminatı, maaş ve prim alacağı, yıllık izin ücreti alacağı, UBGT alacağı, genel tatil ve hafta tatili ücreti alacağı, fazla mesai ücreti alacağı, sosyal haklardan kaynaklanan alacakları …… gün içinde tarafımıza ödemenizi, aksi takdirde bahsi geçen alacakların tahsili için her türlü hukuki girişimde bulunacağımızı, ileride açılması kuvvetle muhtemel davalarda yargılama giderlerinin ve vekalet ücretlerinin tarafınıza tahmil edileceğini ihtaren bildiririz. …/…/…

Keşide Eden

Sayın Noter;

Üç nüshadan ibaret olan işbu ihtarnamenin bir nüshasının muhataba tebliğini, bir nüshasının tebliğ şerhiyle tarafıma iadesini ve bir nüshanın da dairenizde saklanmasını saygılarımla talep ederim. …/…/…

Keşide Eden

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu